Günaydın,
John Berger, sanatçı olan oğlu Yves Berger ile mektuplaşmalarından bir araya gelen, yeni Top Sende, Sanat Üzerine Yazışmalar kitabında şöyle diyor:
Dokunma -dokunma duyusu- ile resim arasındaki ilişki nedir? Resim gözlerimize konuşur ama aynı zamanda ellerimize konuşarak dokunma duyumuzu uyarır. Öyle değil mi? Hayatta gördüklerimiz ve izlediklerimizin büyük bir kısmına dokunmak mümkün değil. Resim sanatına vergi olan özellikle de böyle dokunulmaz şeyleri resme bakan izleyicinin muhayyilesinde dokunabilir hale getirmesidir.”
Herkesle, her şeyle mesafeyi koruduğumuz şu günlerde sanatla buluşmak için çeşitli yollar deniyoruz, daha da dijitalleşiyoruz. Yapılacak birçok işi, etkinliği erteledik; umut ve zamana direnme hisleri hepimizin ortak noktası haline geldi...
Bu süreçte pek çok şey belirsizliğini korurken, günlük rutinimizde yapmaya vakit bulamadığımız; okunacaklar, izlenecekler, düşünülecekler listelerimizi kontrol edip belki de bunları hayata geçirmenin vakti gelmiştir.
Sanat dünyasının Covid-19 tedbirleri günlerinde sanal mecralarda başlattığı faaliyetleri umut verici. Yerli ve yabancı galerilerin ve müzelerin sanatseverlerle buluşmaları günlük hayattakinden çok daha yakın. Bu girişimlerin ilerleyen günlerde artacağı ve gelişeceği kesin! Tüm bu günlerin sonunda sağlıklı günlerde buluşacağımız da kesin...
Unutmadan John ve Yves Berger’ın kitabını buradan edinebilirsiniz.
Temür Köran’ın çok sevdiğim bir çalışmasını paylaşarak bitiriyorum.
Sevgiyle,
Temür Köran, İsimsiz, Paspartu kağıdı üzerine karışık teknik, 22 x 80 cm, 2019