top of page

Bir kuir hafıza mekânı olarak sauna

Ahmet Rüstem Ekici’nin mimari ve beden ilişkisi analizlerine yalnızca dijital olarak deneyimlenebilen Sauna sergisi de eklemlendi. 2019 yılında AR (artırılmış gerçeklik) teknolojisiyle kurguladığı Hamam sergisinden sonra Sauna izleyiciyi yeni bir mekân deneyimine davet ediyor. Sanatçı ile son sergisi üzerine konuştuk


Röportaj: İlker Cihan Biner



Ahmet Rüstem Ekici, Sauna sergisi görüntüsü, 2021


Bu söyleşi Ahmet Rüstem Ekici ile yaptığım ikinci söyleşi. Nitekim Ekici, Sauna sergisi ile tekrar karşımızda. Serginin katalog metnini yazdıktan sonra Ahmet Rüstem Ekici ile röportaj da yapıyor olmamın sebebini bu yazıyı okuduktan sonra anlayacaksınız. İzleyici sayısı 8000'i aşan bir dijital sergiyle karşı karşıyayız. Lafı uzatmadan söyleşiye bağlanalım.



Ahmet Rüstem Ekici, Sauna sergisi görüntüsü, 2021



En son Hamam sergine dair bir söyleşi yapmıştık. O röportajın bir yerinde şöyle demiştin: “Beden ve mimari bağlantılarını derinlemesine incelemek mağaradan günümüzdeki kabuğumuza dair bağlar kurmamı sağlıyor.” Sauna sergine geldiğimizde o dönemden bugüne neler değişti? Sauna ile Hamam sergileri arasında nasıl bir ilişki kuruyorsun?


Alan tasarlayan bir sanatçı olarak mekânları şekillendirme dürtülerimizi yöneten şeylerin neler olduğunu sorguladığım serilerime devam ediyorum. Anlatım olarak Hamam ve Sauna sergilerinin hem ortak hem farklı noktaları mevcut. İkisinin iç içe geçtiği örnekleri de göz ardı etmemek lazım. Her iki seriyi sosyalleşme alanı olarak ele aldım. Göstermek istediklerim her iki seride de paralel anlatım alanları olarak şekillenmişti. Hamam sergime nasıl oryantalist bir bakış açısı ile bakmadıysam, Sauna’nın da 5 metrekare ahşap sıcak kulübe algısının çok ötesinde bir şeylere işaret ettiğinin altını çizmek istedim. İkisi arasında kurduğum ilişkiyi, “Haz nasıl mimari bölümler oluşturur?”, “Var olan mekanın kullanımı haz ile nasıl değişir?” gibi sorular üzerinden ele aldım. Hamam sergisinde alan olarak galeri mekanı ile ilişki kurmuş ve hikayelerimi anlatmıştım. Sauna’da ise bugüne kadar deneyimlediğim onlarca sauna ve plan analizini yaptığım örneklerin bir birleşimini sanal olarak inşa ettim. Soyunma odası, buhar odası, karanlık odalar vb. alanlardan oluşan plan sanal olarak sergi alanına dönüşürken deneyimciye kolaylık sağladı. Bu dolaşıma 15 farklı sanatçı eşlik etti. Kısaca bir keşif, temas alanı olarak kullanılan saunanın amacı aynı zamanda sanatçı keşfine, temasına dönüştü.


Sergine giriş yaptığımızda bir anahtar görüyoruz. buna simge diyebiliriz. Neden anahtar kullanma gereği duydun?


Hem Hamam hem Sauna sergilerinde anahtar simgesini defalarca kullandım. Hamam serisinde bize bir eşlikçi ve görünenin ardındaki kapıyı açan artırılmış gerçekliğe (AR) dair izi olan bir nesneydi. Hamam veya saunaya girdiğimizde bizlere bir anahtar verilir bu anahtarı kaybetmemek için el, ayak bileğimizde taşıyarak kaybetmeme umudu taşırız.


Soyunup geride bıraktıklarımızı saklayan oda ve dolaplara ait bu anahtarlar kimi zaman davet unsurudur. Sauna öncesinde de Murathan Mungan Dokuz Kapılı Kırk Oda adlı kitabındaki hikayelerinden oldukça etkilenen biri olarak her gireceğimiz alana bir anahtar eklemek istedim. Burada anahtar aslında bir kilit açıcı değil bir eşlikçi. Serginin doğası gereği her an çoğalabilirler. Sergi bu noktada şu an 27 anahtar sunuyor olsa da bu sayı artabilir.


Sauna'daki 15 farklı sanatçıyı seçerken herhangi bir kriterin oldu mu? Neye göre belirledin seçimlerini?


Özellikle A.B.D ve Avrupa saunalarının web sitelerindeki imajları dahi analiz etsek duvarlarda oldukça fazla poster, eser, fotoğraf gibi dekorasyon kaygısı taşıyan duvar resimlerinin bir araya geldiğini görürüz. Sevdiğim örneklerden bir tanesi tam karanlık oda girişinde ölülerin bulunduğu yer altı kapısının bekçisi Kerberos tasviridir. Sauna serisinin ilk fazı Covid-19 nedeniyle sanal bir şekilde inşa edildi. Bu noktada serginin sadece bana ait olmasını istemedim. Tıpkı bir saunanın içinde gezerken karşılaştığımız imgeler, imajlar gibi daha önce yolumun bir şekilde kesiştiği sanatçıların da bedene dair söyledikleri, resmettikleri görselleri duvarlara taşıdım. Mekan onların varlıkları ile yeni bir anlatıma kavuştu ve şekillendi. Bu noktada örneğin senin sergi metnini de bir eser olarak değerlendirdim. Sergi ilk olarak Şafak Şule Kemancı’ya ait çalışmalar ile başlıyor. Şafak Şule Kemancı’nın kurduğu ekosistemin ve katalog metninin başlangıcı olan Madonna’nın Erotica albümündeki Secret Garden şarkısının çok kuvvetli bağ kurduğunu düşünüyorum. Hemen sonrasında bar kısmına giriyoruz ve bar kısmında kutsanmış bir beden gibi görünen çalışması ile Muhittin Can yer alıyor. Soyunma odasına geçtiğimizde Ateş Alpar’a ait aynı gidere bağlı iki vitrifiye elemanının fotoğrafı ile karşılaşıyoruz ve sonrasında Numan Okutan’a ait çalışma ile havuz kısmına geçiyoruz. Havuz’da Cihan Bacak, İsmet Köroğlu, Hakan Sorar, Mert Çağıl Türkay, Selin Göksel ve Hossein Edalatkhah’a ait çalışmalar görülebiliyor. Hakan Sorar’ın tanımsız bedenlerinin birbirine karıştığı çalışması havuzun dalgalanan sularını ve mekanı kırmızıya boyuyor. Fırat Uran ve Ece Cangüden birlikteliği Kara Köpek kitabından sevdiğim bir çizim ve alıntı ile mekanda kendini var ediyor. Cihan Bacak ve İsmet Köroğlu’nun çalışmaları beden ve izlere dair sorular sorduruyor. Kendi çalışmalarım sadece buhar odası ve sauna içerisinde konumlandı. Chorusofbody’e ait bir çalışma gloryhole içerisinde gizli. Karanlık odada ise Mert Çağıl Türkay’ın negatif görünen çalışmaları ve Berkin Gülten’e ait çalışmalar ortamın ışığını düzenliyor. Sauna sergisinde anahtar dışında bir diğer eşlikçi ise ses. Sauna hayaletine ait Hakan Sorar’a ait ses, size saunada kaybolmadan gezmeniz için rehberlik ediyor.


Özellikle apartmandan devşirme çok katlı yurtdışı saunalarında ilk seferde kaybolmadan gezmek olanaksız olabiliyor. Sanal saunanın rotasını da biraz bu kaygı belirledi. Tüm sanatçıların eserleri benim için beden, haz ve birlikteliğe dair önemli şeyler söylüyor. Hossein Edalatkhah çalışmasında yazan “Suçluysam beni tutukla” yazısı sauna ve polis baskınlarına dair önemli şeyler söylüyor. Serginin genel olarak dönüşleri verimli oldu. Sauna bazı eserleri bazı koleksiyonerler ile bir araya getirdi. İlk 4 gün 4000 üzerinde ziyaret gerçekleşti. İngilizce versiyonu 2000 Türkçe versiyonu ise 7000 üzerinde ziyaret ile oldukça ilgi gördü. Kapanış tarihi olmadığı için hala ziyaret edilmeye devam ediliyor aredeko.com sitesi üzerinden. Eminim sauna ve keşfe dair deneyimci için ve katılımcı sanatçı için de verimli olmuştur.



Ahmet Rüstem Ekici, Sauna sergisi görüntüsü, 2021



Serginin kataloğunu yazan biri olarak senle böyle bir röportajı yapmak kimisine komik gözükebilir. Malum sanat ortamında torpil döndüğünü biliyoruz. Cemaate dönüşme ile dayanışma kurmak arasında ince çizgiler var. Fakat biz hakiki örgütlenme arzusu içinde bir araya geldik. Sanat tarihine baktığımızda dayanışma gösteren pek çok farklı grup var. Sauna bu anlamda dijital imkân olarak geliştirilebiliyor di mi? Sen ne düşünüyorsun?


Sauna sergisinin önemli kırılmaları olduğunu düşünüyorum. Galeri, küratör olmadan sadece izleyiciye yeni pencere sunan bir deneyim alanı olarak inşa edildi. Bir dayanışma ağına dönüştü. Seninle uzun uzun sohbetlerimiz, okumalarımız ve önerilerimiz oldukça değerli bir süreç. Bu süreci beraber deneyimledik ve geliştirdik. Bu noktada kuir bir ontolojiye sahip bir serginin senin metnine bir katalog metni gibi yaklaşmasını bekleyemeyiz. Senin metnin sergideki eserlerden biri. Sauna gelişime çok açık. Kaçış noktaları, satır araları ile dolu bir mekan. Şu an var olan sauna mekânımıza sonsuz link ekleyerek mekanı enine boyuna büyütebiliriz. Yeni deneyim alanları, odalar, sanatçıların eserlerini ekleyebiliriz. Fiziksel bir mekanda gerçekleştiremeyeceğimiz her şeyi yerçekimine meydan okuduğumuz bu alanda yapabiliriz. Sauna Faz 1 hayalet sesinin yönlendirmeleri ile sınırlı. Son anahtar değişkenliğe, akışkanlığa açık. Her an yeni bir alana geçiş sağlayabilir. Devlet politikalarının bizi görmezden geldiği bugünlerde beyaz bir sayfaya konulan bir nokta bile benim için çok değerli. Böyle bir süreçte estetikten çok var oluş çabasına odaklanıyorum. Bu nedenle desteğin her daim çok değerli ve önemli. Sadece sauna için değil tüm süreçlerde farklı pencereler açan harika bir dostluğumuz var ve sergideki dolabın içerisinde saklı notta buna değindim. Kısaca burada, kendi köşende saunaya dair alan açtığın için teşekkür ederim. Faz 2 fiziksel bir sauna sergisi olacak.



Ahmet Rüstem Ekici, Sauna sergisi görüntüsü, 2021



En son Hakan sorar ile birlikte Kalben-Teoman düeti olan Robot Kozmonot şarkısına video çektiniz. Sauna sergisi, Robot Kozmonot videosu... Tüm bunları anmamın bir sebebi var: Gelecekteki projelerinden biraz bahsedebilir misin? Mesela kuir hafıza mekânları serisi devam edecek mi?

2000 yılından bugüne dijital araçlar kullanarak çalışmalar üretiyorum. 3D programlarla 2004 yılında çalışmaya başladım ve sürekli bir şekilde kendimizi geliştirmeye, teknolojiye yeniliklere yetişmeye çalışıyoruz. Bu süreçte dijital çizimlerin değer görmediği günlerden günümüze süreci takip etmek heyecan verici. Bugünlerde NFT, kripto sanat, dijital sanat, sanal sergiler dillerden düşmüyor. Covid-19 süreci devam ederse sanat piyasasının endişe verici gelişmelerini çeşitli röportaj ve yazılardan takip ediyoruz. Robot Kozmonot, pandemi sürecinde bilgisayarlarımız aracılığı ile heyecanla ve severek hazırladığımız Kalben ve Teoman’a ait yeni şarkının müzik videosu. Hakan Sorar yönetmenliğinde hazırladığımız bu dijital video çalışmasının kurgusunu Gökalp Gönen üstlendi ve desteği çok değerliydi. Bu üretimin en değerli yanı ise Kalben’in sosyal medya aracılığı ile Hakan Sorar’a ulaşması ve beraber üretime dair kapı açması oldu. Seninle her zaman Madonna, Lady Gaga, Grace Jones, Kate Bush gibi isimlerin sanatçılarla kurduğu diyaloglardan bahsederiz ve çok değerli üretimlere yol açmıştır bu birliktelikler. Kalben’e de buradan tekrar teşekkür etmiş olalım kendi üretimine paralel yolculuklar eklediği için. Dijital olarak çalışmalar üretmeye devam edeceğiz. Kuir hafıza mekanları üzerine çalışmalara devam ediyorum. Aslında henüz sergilemediğim ilk seri Park-Nöktürnal 2014-2020 arası şehir merkezinde parklarda bulduğum kondomlara ve fotoğraflarına odaklanıyordu. Geceden kalan izlerin fotoğraflarından oluşan bu seri şipşak filmler ve dijital düzenlemeler ile oluşmuştu. Bizi bir araya getiren mekanlar, alanlar var. Bu alanlara uzaktan bakan biri değilim. Deneyimci olarak hikayelerimi aktarmayı seviyorum. Örgütlenmemizi, sosyalleşmemizi sağlayan ıslak hacimlerden, barlardan, parklardan bahsetmeye devam edeceğim.





bottom of page