top of page

Öncü bir platform: dART

Telefon, tablet ve ekranlar gibi ileri teknoloji ürünleriyle dijital sanatın oluşumuna verdiği desteği tüm dünyada sürdüren Samsung, dijital sanat ve NFT teknolojileri alanında öncü isimlerinden oluşan bir uzman kurul ile birlikte Türkiye’de dijital sanatın gelişimine katkı sunacak dART Dijital Sanat Platformu’nu tanıttı





Samsung, Türkiye’de dijital sanata ve NFT teknolojilerine ilgi duyan herkese açık dART Plarformu ile dijital sanata dair akıllarda olan soru işaretlerini gidermeyi, bu alanla ilgili gerek sanatçı ve gençler, gerekse de sanat sever herkese yaşayan, güncel bir bilgi kaynağı sunmayı hedefliyor.


Dijital sanatın Türkiye’deki evrimine katkı sunmak amacıyla hayata geçirilen platform, dijital sanat ve NFT teknolojileri alanında öncü isimlerinden oluşan bir uzman kurul ile birlikte yolculuğuna başladı. Platform kapsamında; üniversite iş birlikleri, akademik ve çevrimiçi eğitimlerle dijital sanatçıların ve dijital sanata gönül vermiş gençlerin desteklenmesinin yanı sıra YouTube sohbet serilerinden, dijital sanat ve NFT sözlüğüne varan hizmetlerin sunulması amaçlanırken sanatçı atölyesi ziyaretleri de gerçekleştirilecek. Sanatçıların nelerden ilham aldıkları, çalışma teknikleri ve rutinleri paylaşılacak. Ayrıca, önümüzdeki dönemde dijital sanat sergileri için kürasyon tarafında yönlendirmelerde bulunularak, yeni sanatçıların kendilerini görünür kılmasına yön veren çalışmalar yapılacak. Tüm bu hizmetlerle birlikte platformun sanatçılar ve gençler için yol gösterici bir rehber olarak konumlanması hedefleniyor.


Platformda, yaklaşık 20 yıldır dijital sanat üreten NFT sanatçısı Hakan Yılmaz ve dijital sanat eserlerinin NFT haline getirilmesi ve gelir elde edilmesi alanındaki bilgi birikimiyle uzman Devrim Danyal yer alıyor.


“Samsung olarak, halihazırda telefon, tablet gibi mobil cihazlarımızla dijital sanat üretimine katkı sunuyoruz. Ayrıca, Lifestyle TV ekranlarımızla dijital sanatı sergileme konusunda da alternatif sunuyoruz. Dijital ürünlerimizi dijital sanatı da kapsayacak şekilde tasarlıyor ve sunuyoruz. Sanata verdiğimiz desteği teknolojiyle birleştirirken, dART Platformumuzla da bu alanda uzman, ülkemizin dijital sanat ve NFT teknolojileri alanında öncü isimlerinden oluşan bir uzman kurulu oluşturduk. Portalımızı alanında uzman isimlerin moderasyonunda sürekli olarak besleyerek, hem dijital sanatın dünyadaki gelişimi, hem de Türkiye’de bu alanda yaşanan yenilikler hakkında güncel, yol gösteren ve bu alanı sahiplenen bir platform olarak herkesin kullanımına sunuyoruz. Portalımız içerisinde oluşturacağımız akademi ve online eğitimlerle sanatçıları ve gençleri de bu alanda geliştirmeyi hedefliyoruz. Ayrıca, uzman kurulumuzun katkılarıyla ülkemizin önde gelen dijital sanatçılarının atölye ve stüdyolarına ziyaretler düzenleyecek; uzmanlarımızla üniversitelerin ilgili fakültelerine konuk olacağız. Çalışma teknikleri ve rutinlerini, ilham kaynaklarını yerinde öğreneceğiz. Tüm merak edilenleri kendilerine sorma fırsatı bulacağız. Oluşturacağımız Dijital sanat ve NFT sözlüğü ile de merak edilen kavramların hepsine yanıt vereceğiz. Yine dijital sanat ve NFT ile ilgili önde gelen isimleri platformumuzda konuk edecek, YouTube sohbet serileri ile yaşayan ve sürekli güncellenen bir bilgi kaynağı sunacağız.”
- Samsung Electronics Türkiye CMO'su Ömer Barış Gökpınar




"Dijital sanat, üretim süreçleri, sunum biçimleri, satış biçimi gibi konularda, bilgisayar ve teknoloji ile müthiş bir ortaklığa sahip olduğu için farklılaşıyor. Dijital olsun ya da olmasın, projesyonel anlamda sanat üretebilmek için temel sanat eğitimi alınması gerektiğini düşünüyorum. Bu, illa bir akademiden alınmak zorunda değil; günümüzde konu ile ilgili sınırsız denebilecek kaynaklar bir çok online mecrada bulunuyor. Sanatçıların maddi ve manevi hakları ile ilgili olarak da bu konunun esasen NFT öncesi ve NFT sonrası olarak ikiye ayrıldığını söyleyebiliriz. NFT öncesi dijital sanat eseri satışları konvansiyonel yöntemlerle, yani geleneksel bir sözleşme ile yapılıyordu ve eserin kopyalanması problemi hemen her satışta dev bir problem yumağına dönüşüyordu. NFT sonrası bu konu blokzincir üzerinde sistematik şekilde çözüldüğü için, nihayet beklediğimiz günler geldi diyebiliriz.”
- Sanatçı Hakan Yılmaz




Platform hakkında merak edilen soruları derledik:


dART Platformu nasıl ortaya çıktı? Platform neye hizmet edecek?

Öncelikle Samsung olarak, halihazırda telefon, tablet ve ekranlar gibi ileri teknoloji ürünlerimizle sanatın oluşumuna destek oluyoruz. Son dönemde sunduğumuz teknoloji ve ürünlerle dijital sanat oluşturulmasına da katkı sunuyoruz. Diğer yandan teknoloji artık hayatımızın her alanında gelişiyor ve değişiyor, buna sanatın da dahil olduğu bir dönemden geçiyoruz. Teknolojinin bu denli ilerlemesiyle sanat artık bir tual veya çerçeveden çok daha ötesine geçerken, piksellerin, megabaytların yaratıcılığa şekil verdiği yeni nesil bir dijital sanat akımı doğuyor. Samsung olarak, biz de öncü teknolojilerimiz ve yaratıcılığa yön veren çözümlerimizle dijital sanatı daha geniş kitlelere yaymak konusunda inisiyatif alıyoruz.


Ülkemizde ve dünyada trend hale gelen kavramların başında gelen blockhain, dijital sanat ve NFT konularına bütüncül bir bakış açısıyla yaklaşıyoruz. Dijital sanatı bir kavram ve felsefe olarak ele alıp sanata ve sanatçıya destek olmak amacıyla da Samsung dART Platformu’nu hayata geçirdik. dART Plarformu ile dijital sanatta akıllarda olan soru işaretlerini, bu alana ilgi duyan gerek sanatçı ve gençler, gerekse de sanat sever herkese yaşayan, güncel bir bilgi kaynağı sunmayı hedefliyoruz.


dART Platformu’nda neler sunulacak? Sanatçılara hangi konularda hizmet & destek sağlayacaksınız? Platform kapsamında hayata geçireceğiniz projeler var mı?

dART Platformumuzla dijital sanat, NFT ve blockchain alanında uzman, ülkemizin dijital sanat ve NFT teknolojileri alanında öncü isimlerinden oluşan bir uzman kurulu ile yol alıyoruz. Portalımızı alanında uzman isimlerin moderasyonunda sürekli olarak besleyerek, hem dijital sanatın dünyadaki gelişimi, hem de Türkiye’de bu alanda yaşanan yenilikler hakkında güncel, yol gösteren ve bu alanı sahiplenen bir platform olarak herkesin kullanımına sunuyoruz.

Portalımız içerisinde oluşturacağımız akademi ve online eğitimlerle sanatçıları ve gençleri de bu alanda geliştirmeyi hedefliyoruz. Uzman kurulumuzun katkılarıyla ülkemizin önde gelen dijital sanatçılarının atöyle ve stüdyolarına ziyaretler düzenleyeceğiz, uzman kurulumuzla üniversitelere konuk olacağız. Çalışma teknikleri ve rutinlerini, ilham kaynaklarını yerinde öğreneceğiz. Tüm merak edilenleri kendilerine sorma fırsatı bulacağız. Oluşturacağımız dijital sanat ve NFT sözlüğü ile de merak edilen kavramların hepsine yanıt vereceğiz. Yine dijital sanat ve NFT ile ilgili önde gelen isimleri platformumuzda konuk edecek, YouTube sohbet serileri ile yaşayan ve sürekli güncellenen bir bilgi kaynağı sunacağız. Ayrıca, sanatçılar ve mekanları bir araya getirerek eserlerin sergilenmesi için ortam yaratmayı, ülkemizde bu alanda çeşitlilik oluşmasına katkı sunmayı da amaçlıyoruz. Bununla birlikte bir diğer hedefimiz ise; dijital sanat sergileri için kürasyon tarafında yönlendirmelerde bulunarak, yeni sanatçıların kendilerini görünür kılmasına yardımcı olmak bunu da ilerleyen dönemde kurulumuza katacağımız küratörle başarmayı amaçlıyoruz.


Bu platformu hayata geçirmek için ne kadarlık bir yatırım/bütçe harcaması gerçekleştirdiniz? Samsung global olarak bu platforma destek veriyor mu?

Projemizi ve platformumuzu her geçen gün büyütmeye ve geliştirmeye devam ediyoruz. dART’ın yaşayan ve gelişen bir proje olmasını istiyoruz. Bu yüzden, şu aşamada net bir rakam paylaşmamız doğru olmayacaktır.


Proje başka bir ülkede var mı? Bu bir ilk mi?

Bu proje, Samsung için bir ilk ve ilk kez Türkiye’de hayata geçirildi. Amacımız bu projeyi başarılı kılarak Samsung’un global olarak uygulamasını sağlamak yani diğer ülkelere örnek olarak göstermesini sağlamak. Bu başarı hikayesi diğer ülkelere çekmek istiyoruz. Böyle bir hedefimiz de var. Şu anda bu global insiyatif olsaydı bütçesi de ona göre olurdu. Bizim öncelikli hedefimiz; Türkiye’de bu projenin ne kadar başarılı olduğunu göstermek.


dART Platformu uzman kurulundaki isimler hangi kriterlere göre ve nasıl seçildi?

Dijital sanat dünyasının birçok ayağı var. NFT üretiminden kürasyona, eğitim ve uygulamalardan gelir elde etmeye dayanan geniş bir süreci kapsıyor. Amacımız, her alanda dijital sanatçılara ve bu dünyayla ilgili olan kişilere en doğru bilgi kaynağını sunabilmek. Bu noktada alanında uzman kişilerle ilerlemek önceliğimiz oldu.


Platform kapsamında uzman kurulu büyüyecek mi? Bir küratör ile çalışılacak mı?

Elbette, platformumuza katkı sunacak uzman kurulumuzun gelecekte bir küratörle birlikte daha da büyümesini arzu ediyoruz. Bu konuda çalışmalarımız devam ediyor.


Dijital sanat ve NFT eğitimleriniz ne zaman başlayacak? Bu eğitimlere katılmak için belirli kriterler var mı?

Eğitimlerle ilgili planlamalarımızı devam etmekte olup, içeriği ve tarihleri ile ilgili platformumuzun web sitesi ve sosyal medya hesaplarından yapılacak duyuruları takip edebilirsiniz.


YouTube sohbet serileri ne zaman başlayacak? Kaç bölümden oluşacak? İçerikler neler olacak?

YouTube serimizle ilgili planlamalarımızı devam etmekte olup, içeriği ve tarihleri ile ilgili platformumuzun web sitesi ve sosyal medya hesaplarından yapılacak duyuruları takip edebilirsiniz.


Dijital sanatın okullarda/eğitim kurumlarında ders ve müfredata girmesi için çalışmalarda bulunuyor musunuz?

Bu yıl öncelikli planımız, uzmanlarımızla üniversitelerin ilgili fakültelerine konuk olmak, öğrencileri bu konuda aydınlatarak merak ettiklerini yanıtlamak, bilinçlendirmek olacak. Şu an için yakın dönemde böyle bir planımız bulunmuyor ancak uzun vadede eğitim çerçevesindeki planlarımız genişleyebilir ve yeni girişimlerde bulunabiliriz. Ayrıca, 2022-2023 eğitim – öğretim yılıyla birlikte üniversite konukluklarımıza başlamayı planlamaktayız.


Bu alanda karar vericiler (devlet kurumları), STK’lar ve üniversite iş birlikleri planlıyor musunuz? Sizce NFT ve dijital sanatın gelişimi için ülkemizde neler yapılmalı?

Devlet kurumları ve STK tarafında yakın dönemde bir planlamamız bulunmuyor. Üniversitelerle iş birliklerimiz olacak, genç sanatçılar bizim için çok önemli. Ana odağımız öğrencilere ve genç sanatçılara bilgi kaynağı olmak, dolayısıyla sık sık kendileriyle bir araya geleceğimiz okazyonlar yaratacağız. Uzmanlarımızla üniversitelere konuk olup, ilgili öğrencileri kendi sınıflarında bilgilendireceğiz. Ayrıca Dart çerçevesinde yaratacağımız online eğitimlerle de dijital sanatın farklı alanları için herkesin erişebileceği kaynaklar yaratacağız.


Dijital sanat ve NFT eğitimleriniz ne zaman başlayacak? Bu eğitimlere katılmak için ne gibi kriterler gerekli?

Eğitimlerle ilgili planlamalarımız devam etmekte olup, içeriği ve tarihleri ile ilgili platformumuzun web sitesi ve sosyal medya hesaplarından yapılacak duyuruları takip edebilirsiniz. Eğitimlerimiz platformumuzda yer alacak, platformumuz da herkese açık olduğundan katılım için bir kriter gerekmiyor.





Yükseköğretim kurulu (YÖK) başkanı Prof. Dr. Erol Özvar tarafından, üniversiteler için NFT ve blockchain teknolojisine dayanan eğitim programları hazırlandığına dair bir açıklama yapıldı. Nasıl değerlendiriyorsunuz?

Hakan Yılmaz: Harika bir gelişme olarak değerlendiriyorum. Akademinin bu konularla ilgilenmesi çok önemli; çünkü akademi bu konulara el atana kadar ortalıkta derli toplu ve müfredata sahip eğitim seti bulmak zor, ya da pahalı olabiliyor. Bu teknolojilerin ve gerçekleştirilen çalışmaların insanlara genç yaşta öğretilmesi, muhakkak o insanların gelecekte ufkunu açacaktır.


Devrim Danyal: Öncelikle, bu gelişmeyi olumlu bulduğumu söylemek isterim. Öte yandan, 2017'den bu yana 100'e yakın üniversitemizin kulüpleri aracılığıyla gerçekleştirdiğimiz eğitim farkındalık süreçlerinin ders olarak da müfredat bazında eğitim sürecine eklenmesi son derece verimli olacaktır. Müfredata gelecek dönemlerde eklenecek yeni konu başlıklarıyla üniversite kapsamındaki tüm öğrencilerimizin bu teknolojilere adaptasyonu sağlanırken, ülkemiz adına da proje sayısının artmasında ciddi rol oynayacaktır. Bu aşamaya gelinmesinde emeği geçen herkese teşekkürlerimi sunuyorum.


Bu platformun başarılı olması, Türkiye’deki dijital sanatçı havuzuyla da bağlantılı. Bu konuda Türkiye’de ne durumdayız?

Hakan Yılmaz: Şunu net bir şekilde söyleyebiliriz. Dünyanın en iyi dijital 10 sanatçısını sayarsanız 5’inin Türkiyeli olduğunu fark edersiniz. Listeler var oradan da gözlemleyebiliyoruz. Dünyanın en önemli NFT artistleri Türkiyeli. Refik Anadol bizde, Murat Pak bizde. Bunlar tüm dünyaya yansıyan isimler. O yüzden aslında şöyle bir durum var. Dünyanın neresinde sergi yaparsam yapayım en çok gelen sorulardan birisi şu: Türkiye’de, İstanbul’da nasıl bir eğitim sistemi var ki siz nasıl bu kadar iyi dijital sanatçılar çıkarabiliyorsunuz? Sebebi şu aslında çok uzun yıllar üvey evlat muamelesi yaptılar dijital sanatçılara. Benim yaptığım araştırmalarda alternatif medyada bu sanatçılar Instagram, Twitter gibi alanlarda kendilerine bağlantılar oluşturdular. Online ortamlarda tanıtım yapmanın daha doğru olduğunu zaman içerisinde gördük. Bence temel sebep bu.


Çatı kuruluşunuz var mı? Bu platform ile bir Sivil Toplum Kuruluşu yapılanmasına doğru gidiyor musunuz?

Hakan Yılmaz: Bu değişti bence. Eskiden bunlara STK’lar deniyordu şimdi bunlara Community (topluluk) deniyor. Hatta buna da 'Topluluk Yönetimi' deniyor buna. Kendi içlerinde organize olmuş, kendi kurallarını, kendi topluluk kurallarını oluşturmuş isimsiz, merkezsiz, lidersiz yapılardır. STK’lardan farklı olarak böyle bir fark var. Bir yönetici yok, merkez yok bütün topluluk bir anket üzerinden yönetiliyor.


Şu an herhangi bir Samsung cep telefonu veya tabletlerden NFT hazırlamak mümkün mü?

Elbette mümkün. Samsung telefon ve tabletler, oldukça güçlü kameralara ve dokunmatik ara yüzlere sahip. Şu an NFT dünyasında trend olan dijital fotoğrafçılık alanında harika NFT’ler yaratılabilir.





Samsung olarak, NFT satışlarının daha düzgün, gerçekten işin içerisinde olan iyi niyetli insanların buluştuğu platformda yapılmasına nasıl bakıyorsunuz? Bu konuda Samsung olarak bir şey yapacak mısınız?

Samsung olarak, bu ticareti düzgün hale getirmek gibi bir misyonumuz yok. Bizim misyonumuz dijital sanatı tanıtmak, yaygınlaştırmak ve bu alana girmek isteyen insanlara yardımcı olmak. Onları bilinçlendirmek, eğitmek. Bu alanda pazar yeri olmak gibi bir misyonumuz bulunmuyor.


İlerleyen dönemlerde üniversitelerle iş birlikleri gerçekleştirecek misiniz?

Samsung olarak, üniversiteler ile işbirliği konusuna yaklaşımımız şu şekilde; Milli Eğitim Bakanlığı’nın işin içerisinde olduğu ve belli başlı STK’ların da işin içerisine girdiği ve dijital sanat konusunda eğitim vermek ya da sertifika vermek isteyen üniversiteler ile işbirliği düşünüyoruz. 2023 yılı ve sonrasında projeyi bu alanlara doğru genişletmeyi doğru planlamaktayız.


Bu işbirliğinizdeki hayaliniz nedir? Samsung bu işi başlattı ama keşke bu olay şuralara gelse dediğiniz şey nedir?

Devrim Danyal: Keşke, Samsung’un ücretsiz olarak sağladığı platformları halkımıza anlatabilsek ve herkesin kullanımını sağlasak. Biz de diğer toplumların önüne geçsek, onları yakalasak ne güzel olur. Sizi, beni, Ahmet'i, Ayşeyi, herkesi bu işin içine sokup da şu anda nasıl Facebook’a girebilmek için ellerinde bir cep telefonu, bir mail adresleri varsa ellerinde şu an da Samsung’un telefonu zaten var. E onun içerisinde de e-posta adresi yerine de bir dijital platform, ister sanat, ister finans ister diğer süreçlerini ön plana çekip orada bir etkileşim kurabilmek bizim için bu önemli. Ama yani onun dediği dijitale aman aman dediğim nokta orası olacak. Biz çok genç bir nüfusuz. Genç nüfus olmamızın artı değerini burada görmekteyiz.


Barış Gökpınar: Biz geleneksel sanat konusunda batıdan geri kaldık. Ama dijitalde, dijital sanatta batıdan hiç de geride değiliz. O yüzden bu ülkenin bir evladı olarak dijital sanatta bu treni kaçırmayalım hatta biz lokomotif olalım istiyoruz. Madem 10 en iyi sanatçının 5’i bizden o zaman, dijital sanatı da dünyaya tanıdan geliştiren Türkiye olsun diyoruz. Keşke, dijital sanat toplumun her kesiminde çok sevilen ve çok üretilen sanat haline gelse. Benim hayalim bu.


Bu platforma kaç sanatçı girmesi planlanıyor?

Barış Gökpınar: Henüz bu rakamları verebilecek durumda değiliz ancak çalışmalarımız devam ediyor.



“Öncelikle, dijital sanat ve NFT’nin tarihsel gelişimine baktığımızda, sürecin kayıt dönemi kadar eski olduğunu ve günümüze kadar farklı formatlarda dönüştüğünü gözlemliyoruz. Hikayesi de bu yüzden küresel tüm sektörleri kapsıyor. NFT’nin hayatımıza ilk girişi esasen finansal bazda kripto paralar aracılığıyla gerçekleşti. Herkesin ilgisini çekmekte yetersiz kalan finansal ekosistemdeki NFT’ler öncelikle sanatla buluşarak hayatımıza kimlik, sertifikasyon, renk, ahenk ve ritm katarak kripto varlıklara evrildiler diyebiliriz. Aklınıza gelen gelmeyen, elle tutulan tutulmayan, gözle görünen görünmeyen, katı, sıvı, gaz kayıt altına alabildiğimiz her olguyu dijitalize edip metalaştırıyor ve birer NFT haline getirebiliyor ve tüm sektörleri baştan dizayn edebilir hale geliyoruz."
- dART Uzman Kurulu Üyesi ve Blockchain'in Türkiye'deki öncülerinden eğitmen Devrim Danyal




NFT nedir?

NFT’yi Türkçe ismiyle Nitelikli Fikri Tapu ya da İngilizcedeki popüler ismiyle non-fungible token, dijital bir varlığın benzersiz olduğunu ve bu nedenle birbirinin yerine geçemeyeceğini onaylayan, blokzinciri adı verilen bir dijital defterde depolanan veri birimi olarak tanımlayabiliriz.


NFT, aynı zamanda kendi içinde bir telif hakkı, satış sözleşmesi ve aidiyet bilgisi taşıyan bir sözleşmedir. Geleneksel hukuka ihtiyaç duymaksızın, eserin yaratıcısını, sahibini kendisi bilmektedir. Akıllı sözleşmeler, geleneksel hukukun yaptığı işleri NFT için kendi başına yapabilmektedir.


Blockchain nedir?

Devrim Danyal: Blockchain ya da Türkçe çevirisiyle "blokzincir" hayatımızdaki tüm süreçleri çatı yapılardan merkeziyetsiz dijital ağlara güvenli bir şekilde aktarmamıza imkan sunan ve verilerin silinememesini ve değiştirilememesini garanti altına alarak manipülasyondan uzak tutulmasını sağlayan merkezi bir veritabanı altyapısıdır.


Eserler nasıl NFT’ye çevrilir?

Hakan Yılmaz: İnternet üzerinde bugün halihazırda birçok NFT platformu var. Bunlar aracılığı ile eserler NFT’ye çevirilebiliyor. Bu platformlara örnek vermek gerekirse; Opensea.com , nft.bitay.com, rarible.com gibi platformları ziyaret edip, yönergeleri takip ederek bir kaç saat içinde eserleri NFT’ye çevirme işlemleri yapılabilir.


Dijital sanat denildiğinde akla ilk gelen NFT satışları. NFT satışları ise Eylül 2021'den bu yana yüzde 92 düştü. Sizce bu ne anlam ifade ediyor? NFT satışları daha da düşecek mi?

Öncelikle, kopya NFT'lerin bir süredir oluşturmuş olduğu hacim, en çok alım satım yapılan Opensea platformu başta olmak üzere diğer pazaryerleri tarafından da fark edildi. Bununla ilgili hem ekosistem bilgilendirildi, hem de koleksiyonerler bilinçlendirildi. Bu doğrultuda yaşanan farkındalık sonrasında da olması gerektiği gibi, sadece orijinal parçalar ve gerçek koleksiyonerler piyasada kalmaya başladı. Zamanla taşlar yerine oturdukça NFT'nin yeni kullanım alanları keşfedildikçe ve pazara yeni oyuncular girmeye başladıkça çok daha yavaş ama sağlam bir temel oluşacağını öngörmekteyiz. Önümüzdeki süreçte başta metaverse yapıları olmak üzere NFT önemli bir unsur olmaya ve sanatçılar için sunduğu maddi/manevi haklar ile ilgi görmeye devam edecektir.


Türkiye’de NFT pazarı ile ilgili bilgi verir misiniz? Son dönemdeki gelişimi dünya ile kıyaslandığında nasıl değerlendiriyorsunuz? (Hacim, satış oranları, talep vb:…)

Türkiye’deki NFT pazarı koleksiyonerler ve içerik üreticiler olmak üzere ikiye ayrılıyor. Koleksiyonerler ve içerik üreticileri de kendi aralarında sınıflara ayrılabilir durumda… Örnek verecek olursak sanat koleksiyonerleri, günlük yatırım olarak bakanlar, uzun vadeli düşünen kripto varlık meraklıları…


İçerik üreticileri de; fiziksel üreticiler, dijital üreticiler, tekil üreticiler, seri üreticiler, manipüle ya da reprodüksiyon üreticileri olarak ayrılıyor. Bu süreç zarfında, halihazırda denemeleri olsa bile yerel ya da global pazarda oyuncu haline dönüşmüş bir pazaryerimiz olmadığı için her iki kesim de kendisini yurtdışı pazarlarda konumlandırmaya çalışıyor. Bu doğrultuda da elimizde Türk pazarına ait sunabileceğimiz net veriler mevcut değil. Daha çok pazarda bilinen Murat Pak, Refik Anadol, Tarık Tolunay gibi sanatçılarımızla global pazarda yer almaya çalışıyoruz. Koleksiyonerlik bazında henüz çok aşama kaydedebilmiş değiliz zira konvansiyonel Dünya koleksiyonerleri genelde elle tutulur objelere yatırım yapmaktan bugünlere geldikleri için onlar da kendi süreçlerinde dönüşümü yaşar haldeler. Global pazara baktığımızda ise sizlerle paylaşabileceğimiz coinmarketcap, dAppRadar ve statista sitelerinde istediğiniz döneme ve alt kırılımlara göre filtreler bazında rakamları inceleyebilirsiniz.


Kopya NFT’ler konusunda düşünceleriniz neler? Kopya NFT’ler sanatçıların maddi haklarını yok ederken, başka problemlere de yol açıyor? Sizce, bu sorunun önüne nasıl geçilebilir?

Konvansiyonel dünyanın fiziksel sanat eserlerinde olduğu gibi dijital ekosistemde de bu sorun mevcut. Hatta kopyalama süreçleri çok daha kolay ancak kayıt ekosistemi ve filtreleme sayesinde bunları ayırt edebilmekte bir o kadar kolay. Çok meşhur bir sanatçıya ait ürün üretildiği andan itibaren özellikle tek parça bir görselden oluşuyorsa bunu sağ click copy paste yapmak saniyeler bile almıyor.


Bu süreçte iş konvansiyonel dünyada da olduğu gibi koleksiyonere düşüyor ve hangi görselin ya da serinin gerçek, hangilerinin kopya olduğunu ayırt edebilme yetisini kazanması gerekiyor. En basitinden kopya bir eserin gerçek sahibinin kim olduğu biliniyorsa, ispat yöntemi olarak ya kendisiyle irtibata geçilmeli ya da sosyal medya hesaplarından kendisinin yönlendirmiş olduğu ilgili platformdaki gerçek koleksiyonuna erişim sağlanmalıdır.





Sizce Türkiye’de NFT’ye olan ilgi, sanat adına mı ilerliyor yoksa daha çok alım/satım yapan diğer kişiler için bir gelir modeli oluşturma yolunda mı ilerliyor?

Türkiye’de NFT sanat ve sanatçıdan çok şu anda yatırım bazlı kripto para sahipleri tarafından sahipleniliyor çünkü NFT tamamen kripto paraların kripto varlıklara evrilmiş hali…


Örnek verecek olursak; Bitcoin nasıl sadece rakamlardan oluşan finansal bir olgu ise Bored Ape Yacht Club serisindeki bir eserde Bitcoin ya da benzer kripto para sisteminin ete kemiğe bürünmüş yani görselleştirilmiş hali oluyor. Bu açıdan baktığınızda da sanatçı ve koleksiyonerlerden önce kripto paralara yatırım yapmış ve onu sürekli kullanan kesim tarafından daha benimsenmiş halde karşımıza çıkıyor. Ne zaman mekanın gerçek sahipleri içerik üreticiler bu kara sularında daha aktif yer almaya başlayacak o andan itibaren NFT’deki sanat ve koleksiyonerlik olgusu konvansiyonel Dünya’daki ile ilişkilendirilmeye başlayacak.


Türkiye’de ve dünyada NFT sanatçısı olmak için belirli bir kriter var mı? Bugün görsel sanatçı, illüstratör diye tabir edilen kişilerin hepsi birer NFT sanatçısı olabilir mi?

Evet olabilir, NFT üreticisi olmak ile ilgili herhangi bir kriter bulunmuyor. Herkes dijital sanat ve NFT üreticisi olabilir. NFT alanında sanat üretmek için, elbette bir temel sanat eğitimine sahip olmak daha avantajlıdır.


NFT sanatçıları ve eserleri, ülkemizde ‘5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'na bağlı mı? Ülkemizde bu alanda hukuksal bir prosedür var mı? Yurt dışı örnekleri nelerdir?

Öncelikle, NFT kendi içinde bir telif hakkı, satış sözleşmesi ve aidiyet bilgisi taşıyan bir sözleşmedir. Geleneksel hukuka ihtiyaç duymaksızın, eserin yaratıcısını, sahibini kendisi bilmektedir. Akıllı sözleşmeler, geleneksel hukukun yaptığı işleri kendi başına yapabilmektedir.


Bugün ülkemizde ve dünyada dijital sanat ile uğraşan sanatçıların maddi/manevi hakları korunuyor mu? Korunuyosa nasıl korunuyor?

NFT'ler kendi içlerinde akıllı sözleşme denilen sözleşmeleri taşımaktadır, bu sözleşmeler sanatçı ve koleksiyonerin haklarını korumakta ve, eser satış sürecindeki tüm süreçleri otomatize etmektedir. Gerçek dünyada olduğu gibi NFT dünyasında da sahte eserler var. Kendisine ait olmayan eserleri NFT platformunda satmayı deneyen insanlar muhakkak vardır ve olmaya devam edecektir. Ancak, bu durumlarda sistem tersten çalışır. Eser sahibi bu durumu fark edip sisteme şikayette bulunur ve eserin orijinal sahibi olduğunu kanıtlarsa, kopya eseri yükleyen kişi sistemden engellenir ve yarattığı NFT'ler yakılır.


Koleksiyonerler sizce dijital sanatın neresinde? Koleksiyonerler olmadan bu işin devamlılığı nasıl sağlanabilir?

Hakan Yılmaz: Birçok koleksiyoner var. Türkiye de koleksiyonerler tarafından oldukça zengin. Şuna bir açıklık getirmek istiyorum. Bugün, NFT dünyasındaki tüm hacmin sadece %3'ü dijital sanat anlamındaki yatırımlar. Kalan kısmında birçok kalem var. Mesela bir domain de dijital varlığın oluşması. Bir kısmı domain bir kısmı başka bir şeyler ama önemli alan %82’lik bir hacim PFP denilen koleksiyon kartları etrafında dönen bir endüstri aslında orası. Aslında geçmişteki koleksiyon kartlarına benzeyen şeyler. Örneğin; çocukluğumuza gidelim tasolar vardı ya da futbolcu kartları vardı bunları tamamlarsanız size bir hediye ediyorlardı. NFT ortamındaki koleksiyon kartları bunun etrafında dönüyor aslında. Önemli hacim bu. Koleksiyonerler, aldıkları zaman satmak istemiyorlar. Gerçekten tutmak istiyorlar.


Twitter kurucusu Jack Dorsey'in ilk tweet'inin NFT'si 2.8 milyon dolara alındıktan sonra açık arttırma sonucunda sadece 3.3 Etherium (yaklaşık 10 bin dolar) bir teklif aldı. Bu gibi durumlar bir gelir modeli oluşturma konusunda sizce sorun yaratmıyor mu?

Zevkler ve renkler konusu her zaman eldeki olguya değer atfederken karşımıza çıkan bir gerçek. Bu tip örnekler de herkesin sizin bakış açınızdan bakmayıp sizin verdiğiniz değeri her zaman etmeyeceğine de güzel bir örnek diyebiliriz. Biliyorsunuz fiyatı satıcı değil, alıcı belirler. Herhangi bir pazar yerinde farklı fiyatlara ürün almak mümkündür ama alıcıların bir kısmı kaliteli olacağı prensibinden yola çıkarak daha yüksek fiyatla benzer ürünü satın alabilirken başkaları pazarlık yaparak fiyatı düşürmeye çalışır. Burada da benzer bir aldım verdim dengesi söz konusu…


NFT’nin Türkçe açılımı Nitelikli Fikri Tapu olarak belirlendi siz bu isim hakkında ne düşünüyorsunuz?

Hakan Yılmaz: Tüm dünyada teknoloji terminolojisi, o teknolojiyi yaratan ülkeler tarafından oluşturulur. Bu teknoloji de Amerika temelli olduğu için, terminolojisi ve ismi o dildedir. Türkçe çevirisi, iyi niyetli bir denemedir ama bu denemeler çoğunlukla o kültür içinde pek yer bulmayabiliyor.


Devrim Danyal: Her sektörü kapsar halde olup olmadığı en çok dile getirilen konulardan birisi. NFT nasıl sanatla özdeşleştiriliyor olsa da her sektöre hitap edebilecek bir parçacık yapısına sahipse, Tapu tanımı da sadece emlak sektörünü ilgilendiriyormuş gibi algılanabilir maalesef. Tek kelimeyle anlatılması gerekseydi de o zaman en uygun kelime NaFTalin olarak sosyal medyada karşılaştığım uzun süreli saklamak babında kullanılabilir bir öneriydi.


Dijital sanatın Türkiye'de durumu nedir?

Bugün, dünyanın en iyi 10 dijital artistini sayın deseniz; 5’i Türk çıkar. Türkiye olarak bu konuda, gerçekten de trendsetter bir konumda olduğumuzu söyleyebilirim. Bu duruma biraz da rakamlarla değinmek gerekirse; 363,457,250.54 Dolarlık NFT satışı ile Murat Pak tüm dünyada en yüksek satış rakamına ulaşmış dijital sanatçıdır. Ayrıca, aynı listede ilk yüz içinde birçok Türk dijital sanatçıyı görmek mümkün.


Dijital sanat alanında nasıl fırsatlar var?

Tüm dijital alanlar gibi, dijital sanat alanında da sınırsız fırsatlar var. Telefon, Tablet ya da bilgisayar gibi erişilebilir dijital araçlar ile bir sanat eseri oluşturmak için geçirmeniz gereken 4 önemli süreci tamamlayabilirsiniz. Bir eser üretmek için yapmanız gereken araştırmaları, telefon ya da tabletinizden yapabilirsiniz. Eser eskizlerinizi tablet ya da laptop ile yapabilirsiniz. Eserlerinizi laptopunuzda ya da bilgisayarınızda üretebilirsiniz. Sonrasında oluşan eseri online mecralarda sergileyebilir ve NFT olarak satışa sunabilirsiniz.


Tüm bunların yanında geleneksel eserlerden farklı olarak, malzemeler için harcama yapmanız gerekmez. Boya, fırça, tuval, kil, kalıp vb. gibi fiziksel nesnelere ödeme yapmadan aynı tablet ya da bilgisayar ile sınırsız eser üretebilirsiniz. Eserlerinizi fiziksel olarak sergilemeniz gerekmediği için online NFT platformları aracılığı ile tüm dünyadaki koleksiyonerlere sunabilir ve satabilirsiniz.

Türkiye olarak, Dünyada dijital sanatta iyi durumdayız. Bunu neye bağlıyorsunuz?

Dijital sanat alanında ileride olmamızın altında temelde 2 sebep yatıyor; Öncelikle, ana akım medyanın baskılandığı ülkelerde, sanatçılar kendilerini yeni medya alanlarında ifade etmeye başlıyor. Bu durum tüm dünyada bu şekilde gelişiyor. Ana akım medyada yeterince yer bulamayan sanatçılar kendilerini Instagram, Twitter gibi yeni nesil medyalarda ifade etti ve bu onların global sanatçılara dönüşmesinde yardımcı oldu. Diğer yandan, Türkiye’de genç artistler, erken yaşlarda birçok dijital sanat üretim yazılımına erişebiliyor, deneyebiliyor, öğrenebiliyor ve kendini geliştirebiliyor. Bu yazılımların, hemen hepsi oldukça pahalı ve düzenli ödeme gerektiren yazılımlar. Bu alandaki tüm yazılımları bir şekilde deneyebilmek, sanatçılarımızın ne sevdiğini anlamasında onlara yardımcı oldu. Ancak, bu eserlerden gelir elde ettiklerinde, bu yazılımları lisanslı şekilde kullanmaya başladıklarını hayal etmek istiyorum. Bu iki sevimsiz konu, Türkiye’de dijital sanat üretiminde önemli roller oynadı. Fakat, aslolan şudur; Eğer yaratıcı, üretken ve disiplinli değilseniz. Bu faktörler sizi etkilemez.


Tablet ve bilgisayardan en çok hangisi dijital sanat yapımı için tercih ediliyor?

Günümüz tabletlerinin iş bilgisayarlarından çok da bir farkı kalmadığını söyleyebiliriz. Dolayısıyla, sanat üretimindeki şu süreçlerde ana araç olarak kullanılabilirler;

- Eser araştırması (Okumalar)

- Eskiz çalışmaları

- Metin çalışmaları (Eser açıklaması, Eser Metni)

- Eser Üretim Planlaması

- Eser türüne göre, eserin üretimi tablette yapılabilir.


Bilgisayarlar ise aslında bu alanın varolmasındaki temel araçlar. Dolayısıyla dijital alandaki hemen her türlü üretim bilgisayarlar ile yapılabilir. Yapay zeka destekli sanat projeleri, 3 Boyutlu Modelleme (Dijital Heykelcilik), 2 boyutlu hareketli grafikler, dijital boyama çalışmaları şeklinde uzayıp giden zengin bir listemiz var.

Dijital sanat nasıl yetenekler gerektiriyor? Klasik sanattan farkı nedir?

Her sanat alanında olduğu gibi dijital sanat alanında da yeteneğe değil, disipline ihtiyacınız var. Sanat; üretim metodundan bağımsız olarak, bir disiplin alanıdır. İster geleneksel metodlar olsun, ister dijital metodlar olsun; en çok kim yaparsa, en iyi o yapar.


Elbette bu sürece başlamadan önce temel sanat eğitimi almak, iyi bir temel üzerine kurulmuş olacaktır; fakat bu eğitimi illa da bir akademiden almanız gerekmiyor. Çevrimiçi ortamlarda ücreti ya da ücretsiz bir çok temel sanat eğitimi alabileceğiniz kurum ve kuruluşlar mevcut bulunuyor.


Bu alanda isim yapan belli başlı Türk sanatçıları hatırlatır mısınız?

Hemen hepsi alanında uzman, ve tüm dünyada çalışmaları ilgi gören sanatçılarımız var. Örnek vermek gerekirse; Murat Pak, Refik Anadol, Hakan Yılmaz, Candaş Şişman, Deniz Kader, Ecem Dilan Köse, Yasin Yaman, Emre Yusufi, Selay Karasu, Beril Bilici, Necmi Deniz Akıncı, Süleyman Yılmaz, Barış Kabalak, Okan Uçkun ve bu liste uzayıp gidiyor… İsimlerini yazarken bile koltuklarım kabarıyor, gururla doluyorum.


İlerisi için neler söylemek istersiniz?

Bir sanat tarihçisi ve sanatçı olarak, dijital sanat alanı fırsatlarla dolu, ışık saçan bir yol bence. Tüm dünyada yükselen bu trend, yakın zaman içinde dijital sanat müzelerine evrilecek; ekranlardan çıkıp sokaklara yayılacağız. Hayatımızdaki dijital alanlar arttıkça, biz hep oralarda olacağız.


Metaverse'de dijital sanat konusunda neler söylersiniz?

Öncelikle, metaverse kavramının kendisi bir dijital sanat eseridir. Uzun yıllardır inanılmaz bir hızla gelişen oyun dünyası mimarlarının baş yapıtıdır. Uzun yıllardır, yavaş yavaş demlenen bir çok teknolojinin birleşiminden olan bu hibrit teknoloji, biz dijital artistler için oldukça tanıdık bilindik bir yer. Birçok insan için yeni bir kavram olan metaverse, oyun üretiminde görev alan artistlerin inşaa ettiği dijital dünyanın ta kendisidir. Biz ‘nerdler’ olarak aslında yıllardır oradayız. O dünyaları üreten insanlar da dijital artistler zaten. Bu dünyalarda dijital sanat olacak mı sorusunun cevabı özetle bu şekilde olabilir. Metaverse denilen kavramın gözüken kısmı zaten bir dijital sanat çalışmasıdır.


Yapay zekanın kendi kendine sanat yapması söz konusu olabilir mi?

Bu çok kompleks bir konu; Bir insan ve bir yapay zeka birlikte bir eser üretebilir elbet. Fakat yapay zeka kendi başına ancak bir "görsel" üretebilir. Çünkü yapay zeka, acı çekemez, aşık olamaz, hiç kimseyi özleyemez ve hiçbir zaman mutlu olamaz. Eğer duygu yoksa, sanat da yoktur. O ancak bir görsel üretebilir.



 

Samsung dART Platformu ile ilgili daha kapsamlı bilgi için: https://www.samsung.com/tr/dart/


bottom of page