İstanbul, 7 Şubat’ta Beral Madra’nın küratörlüğünü üstlendiği ve on üç sanatçıyı aynı çatı altına toplayan Karmaşık Sorular Büyüleyici Cevaplar sergisiyle kapılarını açan yeni bir mekâna kavuştu. Sarp Evliyagil’in himayesinde Ankara’da açılan müzenin bir devamı niteliğinde yaşayacak mekân ile ilgili merak ettiklerimizi Can Akgümüş ile konuştuk
Can Akgümüş
Dolapdere’de bir mekân açma fikri ne zaman ve nasıl doğdu?
Dolapdere’de bir mekân açma fikri aslında Müze Evliyagil’in hayata geçmesiyle eş zamanlı olarak doğdu. Müzenin Ankara’da yarattığı sinerji, izleyicilerin takdiri ve büyük ilgisiyle üçüncü yılına girmesiyle beraber aslında daha çok cesaretlendik diyebiliriz. İstanbul’da da sanatın özellikle kâr amacı gütmeyen mekânlara duyduğu ihtiyaç yadsınamayacak kadar fazla. Böylece küçük adımlarla büyük bir sorumluluğu heyecanla taşıyoruz.
Nasıl bir mekân ile karşılacağız?
Evliyagil Dolapdere kâr amacı gütmeyen, sanatçı odaklı bir sergi evi konseptiyle var olacak bir mekân. Elbette müze ile organik bir bağı var, ancak işleyiş bakımından çok daha farklı. Özellikle müze koleksiyonunda olmayan, çok genç veya kıdemli, yerel veya uluslararası olması kıstas olarak gözetilmeksizin çeşitli medyumlarda üretim yapan sanatçıları ve küratöryel sergileri ağırlayan bir yer olacak.
Karmaşık Sorular Büyüleyici Cevaplar sergi görüntüsü
Önümüzdeki bir yıl içerisinde mekânda neler göreceğiz?
Açılış sergisi Karmaşık Sorular, Büyüleyici Yanıtlar ile beraber önümüzdeki bir yıllık programı sevgili Beral Madra hazırlıyor. Beral Madra’nın bu sergiye davet ettiği sanatçılardan bazılarının kişisel sergilerini önümüzdeki dönem içinde Evliyagil Dolapdere’de göreceğiz. Programımızda genç sanatçılardan oluşan kapsamlı bir sergi de bulunuyor. Diğer sergilerin tamamı kişisel sergiler.
Ankara kökenli insanlar olarak İstanbul’da bir şey yapma fikri size nasıl hissettiriyor?
Ankara, gündelik ritmiyle İstanbul’a göre çok daha yavaş bir şehir. Ankara’da zaman ve mekân sanki genişliyor ve böylece içerisinde hareket etmek daha kolay hale geliyor. Sanat kurumlarına insanların ilgisi oldukça yüksek, bu yüzden de sergilere ve etkinliklere katılım yoğun oluyor. Şehir size hareket kolaylığı tanıyıp çok fazla seçenek sunmadığında bu ilgi süreklilik kazanıyor. Bunların aksine İstanbul her konuda hızlı bir şehir, etkinlikler ve kurumlar açısından inanılmaz zengin ancak her birine vakit ayırmakta bir o kadar imkânsız. Müze Evliyagil’de yakaladığımız bu sinerjiyi İstanbul’a da taşımak ve Evliyagil Dolapdere’nin bu ritimde edineceği yer hepimiz açısından çok önemli; bu bizim için daha fazla sorumluluk ve özveri demek. Ancak bu şekilde İstanbul sanat ortamına da küçük de olsa bir katkı sağlayabileceğimize inanıyoruz.
Karmaşık Sorular Büyüleyici Cevaplar sergi görüntüsü
Planladığınız etkinlikler ve stratejinin İstanbul sanat hayatının nasıl bir eksiğini kapatacağını öngörüyorsunuz?
Evliyagil Dolapdere, sanatçı ve üretim odaklı bir mekân olduğu için sanıyorum ki her şeyden önce sanatçıların faydalanabildiği bir alan olacaktır. Bahsettiğimiz sanatçı yelpazesi de geniş, hatta geniş demek yerine yelpazenin tamamına kapılarımız açık diyebilirim. Henüz kişisel sergisini açmamış bir genç sanatçı ile kariyerinin tepe noktasında olan kıdemli bir sanatçıyı arka akaya izleyebileceğimiz gibi performans ve arşiv sergileri, fotoğraf, resim, heykel, seramik, video ve enstelasyon gibi bir çok sanat pratiğini de bu mekânda izleyeceğiz.
header.all-comments