Mamut Art Project ekibinin Mamut Limited (Artist Editions) markasıyla başlattığı görsel sanatlardan tasarıma, müzikten modaya farklı alan ve tekniklerle çalışan, yaratıcı herkesle buluşmayı amaçlayan projesinin ilk sergisi Mamut Limited Vol.1 pop-up 16 Eylül – 1 Ekim 2023 tarihleri arasında Yapı Kredi bomontiada’da gerçekleşti. Çevrimiçi platformu mamutlimited.com üzerinden yıl boyunca özel seçkiler sunacak Mamut Limited’ın bu yılki sanatçılarını yakından tanıyoruz. On üçüncü konuğumuz Yusuf Günler
Yusuf Günler
Sanatsal yolculuğunuzdan bahsederek başlayalım. Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Fotoğraf Bölümünden mezun oldunuz. Sanatçı olmak için size ne ilham verdi ve sanat yapmaya nasıl başladınız?
Açıkçası bu konuda tek bir şeyden bahsetmek mümkün değil ama dönüm noktası diyebileceğim en önemli süreç̧ resim eğitimi aldığım atölye dönemi. Daha öncesinde fotoğraf ve resme ilgim vardı ama atölyede aldığım eğitim ve atölye kütüphanesindeki sanat ve sanatçı kitapları beni sanat üzerine düşünmeye iten en önemli etkendi. Birçok farklı sanatçıyla o kitaplıkta karşılaştım ve ilgimi çektikçe bu konuya daha çok zaman ayırdığımı fark ettim. Sanatçıların işleri ve yaşam öyküleri beni daha sonra bu üretilen işlerin diğer sanat dallarıyla ilişkisi üzerine düşünmeye itti. Fotoğraf ve resim üretimine başladığım bu dönemde üretmenin ve sürekli olarak üretim içinde olmanın önemini anladım. Sonrasında üretme alışkanlığı kazandıkça bunların bana sağladığı düşünme ve deneme alanını çok benimsedim. Üniversitede sanat eğitimi almak, farklı atölye ve malzemelerle tanışma imkânı sağlayarak üretim alanlarım için yeni fikirler ve deneyimler kazanmama yardımcı oldu.
Bana kalırsa malzemenin kendine ait bir bilgisi var ve bu size üretim sürecinizde eşlik ediyor. Teknik burada sanatsal fikirleri aktarmak için kullandığımız bir anlatım aracı. Bunlar arasında bir denge kurulması gerektiğine inanıyorum.
Yerel kültürünüz ve çevreniz sanatsal çalışmalarınızı nasıl etkiliyor? Sanatınızda kullandığınız malzeme ve teknikler bu etkileşim ağında bir yankı buluyor mu?
Var olduğum mekânın sosyal, kültürel veya coğrafi dinamiklerinin bireysel deneyimlerimi doğal olarak etkilemesi, dolaylı olarak işlerim üzerinde de etkili olmasına sebep verebiliyor. Gelişim aşamasındaki fikirlerimin çevrem ve kültür ile teması deneyimlerime katkı sağlıyor. Fakat sanata ve insana dair düşüncelerimde etkin olan bu deneyimler, üretimlerim ve tekniğim üzerinde doğrudan bir etki yaratmıyor.
Yusuf Günler, Kağıt üzerine gum bikromat baskı, 29,7x21cm
Fotoğraf üzerinde ekleme ya da çıkarmalar yaparak zihninizde beliren imajları fotoğraf baskısı üzerinde yeniden oluşturuyor ve yeni bir imge temsiliyeti yaratıyorsunuz. Fotoğraftan resimselliğe giden bu süreç sizin zihninizde nasıl evriliyor?
Bazen zihnimde kurguladığım bir sahne, bazense bir nesne ya da bir cümleden çıkan kabataslak görsellikler oluyor. Bu düşünme biçimleri çoğunlukla bir arada ilerliyor. Zihnimdeki bu görselliğin fotoğrafını baskı sürecinin sonunda ortaya çıkabilecek olan imgeye odaklanarak çekiyorum. İlkin, oluşturacağım görselleri eskizler alarak tasarlıyorum. Sonrasında bu görselleri fotoğraflama sürecine geçiyorum. Bu işlerimde kullandığım teknik, deneysel bir baskı tekniği olduğu için sürecin kendisi de hem bana hem de üretim biçimime oldukça katkıda bulunuyor. Baskı sürecinin olumlu ve olumsuz olarak dile getirebileceğim deneysel yanı bazen baskı esnasında da fikirlerin evrilmesine sebep verebiliyor.
Mamut Limited’ta gördüğümüz işlerin bir de önceki serisi var. Bu seriler birbirinden ayrılıyorlar gibi... Bize hikayelerini anlatır mısınız?
Aslında seriler konu olarak ayrılmıyorlar fakat her seri sonrasında, iç kurguya dahil ufak tefek değişiklikler olabiliyor. Serinin ilkinde daha farklı teknikler ve farklı sunuş biçimleri de dahildi. Mamut Limited seçkisinde ise daha uzun süreler çalışmış olduğum teknikten ve bu teknikle üretmiş olduğum yeni işlerden bir seçki bulunuyor.
Yusuf Günler, Kağıt üzerine gum bikromat baskı, 17x14cm
Tekniğiniz kâğıt üzerine gum bikromat baskı. Bu teknik nasıl çalışıyor?
Gum bikromat baskı tekniği eski bir fotoğraf baskı tekniği. Öncelikle ışığa duyarlı fotoğraf emisyonu, kâğıt veya benzeri bir alıcı yüzeye sürülür. Daha sonra bu yüzey, fotoğraf negatifi ile birleştirilir. Görseli pozlamak için güneş ışığına ihtiyaç duyulan bir baskı çeşididir.
Sizin için başarılı bir yapıt üretmek kişisel tatminle mi yoksa sanat dünyasından takdir görmekle mi ilgilidir? Neden?
Tabii ki işim üzerine geri dönüşler ve diyalogları çok önemsiyorum. Bunlar beni motive eden önemli unsurlar. Fakat başarılı bir yapıt üretmek, benim için kişisel tatminle alakalı. Çünkü üretim yapmanın tek dinamiğinin takdir meselesi olduğunu düşünmüyorum. İşimin, dışarıdan gelen ve oluşum aşamasına etki edecek herhangi bir kaygıyı barındırmamasına özen gösteriyorum. Sürekli değişen ve değişmeye devam edecek olan sanat dünyasında, sanat görüşü ve takdir meselesi de aynı değişkenliği gösterebilir. Bu değişkenleri de üretimimin temel dinamiği olarak görmediğimi söyleyebilirim.
Başarılı bir yapıt üretmek, benim için kişisel tatminle alakalı. Çünkü üretim yapmanın tek dinamiğinin takdir meselesi olduğunu düşünmüyorum. İşimin, dışarıdan gelen ve oluşum aşamasına etki edecek herhangi bir kaygıyı barındırmamasına özen gösteriyorum.
İstediğiniz sonuçları elde etmek için fotoğrafçılığın sanatsal ve teknik yönlerini nasıl dengeliyorsunuz?
Bana kalırsa malzemenin kendine ait bir bilgisi var ve bu size üretim sürecinizde eşlik ediyor. Teknik burada sanatsal fikirleri aktarmak için kullandığımız bir anlatım aracı. Bunlar arasında bir denge kurulması gerektiğine inanıyorum. Bu dengeyi kurarken sanatsal kaygı ve teknik arasındaki iletişimi ince bir çizgide tutmak gerektiğini düşünüyorum. Bu aşamada çıkış noktam sanatsal olan üzerinden şekilleniyor. Teknik olarak da kendimi yenilemeye, var olanı geliştirmeye ve öğrenmeye açık bırakmaya çalışıyorum.