Goethe-Institut Ankara’nın sergileme alanı Galeri Vitrin, geçtiğimiz aylarda Erdal Ateş’in Modus Operandi başlığı altında hazırladığı, Harman Şaner Çakmak küratörlüğündeki üçleme sergisiyle açıldı. Üçlemenin son bölümünü oluşturan ve merkezine “yün”ü alan yerleştirme, 31 Mart 2021 tarihine kadar izlenebiliyor
Erdal Ateş, Modus Operandi #3, Fotograf: Harman Şaner Çakmak, Yerleştirme detayı
Goethe-Institut Ankara, Atatürk Bulvarı'nda uzun yıllardır faaliyetlerini sürdürdüğü binanın yan cephesindeki camekânı bir sergileme alanı olarak kullanmaya başladı. Karanfil Sokağı'nı Atatürk Bulvarı'na bağlayan, sadece yayalara açık bir geçit görevi gören ve günün herhangi bir saatinde bu yolu kullanan Ankaralıları sürpriz sergilerle karşılamayı amaçlayan alternatif sanat mekânı Galeri Vitrin, 23 Şubat tarihi itibariyle Erdal Ateş’in Modus Operandi başlıklı sergisinin son bölümünü oluşturan yerleştirmeye ev sahipliği yapıyor.
"İki yıl önce köydeki otlağa gittim. Bir köylünün koyun sürüsü vardı. Koyunları, kuzuları tuttum tek tek sevdim, okşadım. O gün parmaklarım, ayalarım bu hayvanların yünlerindeki elektrikleri çekmişti sanki. Yünlerin incecik titreşimleri vardı ellerimden kollarıma doğru ve buradan da vücuduma yayılan. Ta kulağıma dek. Bunlar, yıllardır çınlayan kulağımdaki sesleri, başka bir ses yığınına dönüştürüyordu."
Erdal Ateş
Erdal Ateş, Modus Operandi #3 sergisinden, Fotograf: Harman Şaner Çakmak
Bir titreşim. Bir tını. Bir doku. Dünyayı her şeyden önce hissederek deneyimleyen Erdal Ateş’i sanatsal bir pratiğe iten, hayatın ta kendisi. Çocukluk hatıraları, coğrafyanın gelenekleri gibi yaşanmışlıklar, hislerin üzerine ikinci bir katman örtmekte. Modus Operandi, bu duygusal hafızanın etrafında evriliyor. Üçlemenin sonunu oluşturan yerleştirmenin merkezinde yün yer alıyor. Bir canlıdan ayrılmış bu ölü malzemeyi derinlemesine incelemesi, sanatçıyı hayati sorulara götürüyor.
Üçlemenin ilk bölümü Erdal Ateş’in yıllar önce çok katmanlı eski duvarlardan etkilenerek başladığı denemelerin serüvenine odaklanmıştı. Zorlu bir sürecin sonunda bulduğu ve elastik seramik olarak adlandırdığı malzeme ile yaptığı resimlerden oluşan bir kompozisyon ve aynı malzemeyle oluşturduğu yerleştirme 20 Kasım ile 31 Aralık 2020 tarihleri arasında vitrinde izleyiciyle buluşmuştu.
“Artık üst üste binen, derinliği olan katmanları elde etmiştim. Tabakaların renk şiddetinin (ışık haslığı) yüksekliği, değer farklılığı yaratırken beni bambaşka düşsel, masalsal bir atmosfere sürüklüyordu. Bu noktada gerçek duvarların o hüzünlü, dramatik yansıması yok oluyordu bende. Evet, o dökük, atıl duvarlar bana bambaşka resimsel bir dil yarattırdı. Bir anlamda o soyut duvarların -düşsel bir bakışla soyutlanması belki de benim çalışmalarım.”
Erdal Ateş
Erdal Ateş, Modus Operandi #1 sergisinden, Fotograf: Harman Şaner Çakmak
Üçlemesinin ikinci bölümünde ise Erdal Ateş, bir kez daha gündelik olan ile sanat arasındaki derin ilişkiyi incelemişti. Kurutulmuş biberlerden oluşan yerleştirme, sanatçının çocukluğunda tanık olduğu bir gelenekten biriken izlenimlerini süzerek bizi varoluşsal sorularla yüzleştirmişti.
Erdal Ateş, Modus Operandi #2, Fotograf: Harman Şaner Çakmak
"Çocukken oyun olarak gördüğüm, hissettiğim bu araçlar neden sanatın birer anlatısı, aracı olmasınlardı ki? İpe dizilmiş bu sebzeler birer sebze miydi yalnızca? Bir biber yalnızca bir biber midir? Onlar ölüydü ve de hâlâ ölmeye, yok olmaya doğru evriliyorlardı. İstedim ki bizler bu evrilmeyi
görelim, bunun tanıklığını yapabilelim. Ölen her şeyin bir uğultusu, sesi, tınısı, müziği de vardır. Ölen her şeyin her an, her dakika, her gün büyük içsel ve dışsal değişimi, başkalaşımı vardır. Tüm bunlar bize de bulaşır. İşte Galeri Vitrin'in duvarındaki bu ipe dizili biberler birer eser olarak görünür kılındı. Bizler de bu eserlere bakarken eriyor, yaşlanıyor ve yitiyoruz, ipteki biberler de."
Erdal Ateş
Erdal Ateş’in Modus Operandi başlıklı sergisinin son bölümünü, 31 Mart tarihine kadar, Goethe-Institut Ankara’nın sergileme alanı olarak tasarladığı yan cephesi Galeri Vitrin’de ziyaret edebilirsiniz.