Mamut Art Project ekibinin Mamut Limited (Artist Editions) markasıyla başlattığı görsel sanatlardan tasarıma, müzikten modaya farklı alan ve tekniklerle çalışan, yaratıcı herkesle buluşmayı amaçlayan projesinin ilk sergisi Mamut Limited Vol.1 pop-up 16 Eylül – 1 Ekim 2023 tarihleri arasında Yapı Kredi bomontiada’da gerçekleşti. Çevrimiçi platformu mamutlimited.com üzerinden yıl boyunca özel seçkiler sunacak Mamut Limited’ın bu yılki sanatçılarını yakından tanıyoruz. Altıncı konuğumuz Nisan Talaz
Nisan Talaz
Sanatsal yolculuğunuzdan bahsederek başlayabiliriz. Anadolu Üniversitesi Endüstriyel Tasarım bölümünden mezun olup 2020 yılında kendi atölyenizi kurdunuz. Bu süreç ve sonrası sizin için nasıl geçti?
Aslında çok öncesine dayanan bir üretim tutkum var. Farklı malzemeler deneyimleme fırsatı bulduğum heykel atölyelerinde çalıştım. O dönem kendimi işten eve geldiğimde bile elimde malzemeyle üretirken buluyordum. Bir noktada kendi tutkuma ve üretimime daha fazla zaman ayırmak istediğime karar verdim. Bunun bir zamanı olduğunu düşünüyordum ve o zamanın artık geldiğini hissettim. İstifa ettim. Kendi atölyemi kurmak için çalışmalara başladım.
Bu hayatta ne yapmak istediğimi keşfetmek ve adım atmak fazlasıyla güçlü hissettirdi. Sonu olmayan bir maceraya atılmak gibi… Üreteceğim her şey için heyecanlıydım ve tutkuluydum. Daha çok ne hissettiğimden bahsediyorum bu süreçte çünkü yaşanan ya da yaşanmayan şeylerden çok hissedilen duygular bu yolculuğun sebebi. Atölye kurulum aşaması ve sonrası tümüyle tutkulu bir süreç ve hala aynı tutkuyla üretimlerime devam ediyorum.
Yerel kültürünüz ve çevreniz sanatsal çalışmalarınızı etkiliyor mu? Evet ise nasıl etkiliyor? Sanatınızda kullandığınız malzeme ve teknikler bu etkileşim ağında bir yankı buluyor mu?
Üretim sürecimdeki tek etken, doğanın döngüsü ve akışı. Sanatsal çalışmalarımın etkisini belirli bir lokasyona bağlamıyorum; gezip gördüğüm, görmek istediğim veya hayal gücümle şekillendirdiğim her yerden ilham alıyorum. Bu noktada coğrafî sınırlamalardan ziyade, farklı kültürlerin ve doğal manzaraların geniş bir yelpazesinden besleniyorum. Her bir çalışmam, beni etkileyen çeşitli yerlerin ve bu mekânlardaki atmosferin bir yansıması olarak ortaya çıkıyor. Dolayısıyla, üretimimdeki temel faktör, doğanın evrensel ve sürekli değişen güzelliklerine duyduğum ilgi.
Üretim sürecimdeki tek etken, doğanın döngüsü ve akışı. Sanatsal çalışmalarımın etkisini belirli bir lokasyona bağlamıyorum; gezip gördüğüm, görmek istediğim veya hayal gücümle şekillendirdiğim her yerden ilham alıyorum. Bu noktada coğrafi sınırlamalardan ziyade, farklı kültürlerin ve doğal manzaraların geniş bir yelpazesinden besleniyorum.
Çalışmalarınızı elle şekillendirme yaparak organik formlar yaratıyorsunuz. Doğanın döngüsü üretimlerinizin odağında yer alıyor. Malzeme olarak seramiği seçmenizin sebepleri nelerdir?
Kil, benim için belirli bir formu olmayan ve yaratıcılığıma geniş bir özgürlük alanı sunan eşsiz bir malzeme. Bu malzemenin bana sağladığı özgürlük duygusu, sanatsal eserlerimde sınırları zorlamama ve kendimi ifade etmeme olanak tanıyor. Üretim aşamasında, kilin yumuşak yapısı, sabrı öğrenme sürecinde bir rehber gibi davranıyor. Doğal bir malzeme olarak kil, ilkel yöntemlerle şekillendirilirken doğanın bir parçası olma hissini kuvvetlendiriyor. Bu deneyim, beni psikolojik olarak doğanın döngülerine uyum sağlama ve onunla bütünleşme konusunda öğretilerle donatıyor. Kil, sadece sanatsal ifademde değil, aynı zamanda kişisel ve doğal bağlantıları anlama yolunda da önemli bir araç.
Nisan Talaz, İsimsiz, Seramik, 29x29x42 cm
İşlerinizde form ön planda. Bu “doğal” formları yarattıktan sonra sır ya da boya sürmüyor olmanız neyi temsil ediyor, ne ile özdeşlik kuruyor?
İşlerim, doğada gözlemlediğim formların ve renklerin yansıması. Farklı bölgelerden çıkan çeşitli renkteki çamurları tercih ederek, doğanın zengin paletini yakalamayı amaçlıyorum. Boya kullanmak yerine toprağı ham haliyle şekillendirme kararı, en ilkel yöntemle doğayla etkileşime geçme arzumu yansıtıyor. Sadece toprağa ve ellerime duyduğum ihtiyaç, sanatsal ifademde ve doğayla kurduğum bağlantıda temel unsurları oluşturuyor.
Mamut Limited’ta gördüğümüz Akış serisi su ve kayanın buluşma süreci üzerine düşünülmüş ve ortaya çıkmış. Burayı bizim için açıklayabilir misiniz?
Suyun kayalarla buluştuğu an, zamanın aşınma ve değişimle şekillendirdiği formları içinde barındırıyor. Beynim, suyun kayalara vuruşunu an ve an fotoğraflar; ellerimse bu evrimi işliyor. Suyun kudretiyle oyulmuş kayalar, doğanın zamansal dokusunu ve çevreye olan etkisini bir tablo gibi yansıtıyor. İşlerimdeki kıvrımlar, suyun gücünü ve doğanın sürekli değişen dansını izleyiciye aktararak sanatımda bu doğa etkileşimini hayata geçiriyor.
Nisan Talaz, İsimsiz, Seramik, 29x23x170 cm
Renk paletinizdeki tercihleriniz hakkında konuşmak isterim. Renklerin eserleriniz üzerindeki etkisi nedir?
Farklı bölgelerden çıkan farklı renkteki çamurlar, çalışmalarımdaki renk tercihlerimde bir çeşitlilik simgesi. Doğanın benzersiz coğrafi özellikleri ve iklim farklılıkları, topraklardan çıkan çamurları çeşitli renk paletleriyle şekillendiriyor. Bu çeşitlilik, sanatımda tercih ettiğim renkler aracılığıyla ifade edilen bir zenginlik ve çok yönlülük sunuyor. Eserlerimdeki renk seçimleri, coğrafi çeşitliliğin yanı sıra kültürel farklılıkları da temsil ederek, izleyiciye doğanın ve insanlığın geniş spektrumunu deneyimleme fırsatı sunuyor. Bu sayede, her bir eserim, doğanın çeşitli yüzlerini ve bu farklılıkların bir araya gelerek nasıl harmoni oluşturduğunu gösteren bir mozaik gibi ortaya çıkıyor.
Kil, benim için belirli bir formu olmayan ve yaratıcılığıma geniş bir özgürlük alanı sunan eşsiz bir malzeme. Bu malzemenin bana sağladığı özgürlük duygusu, sanatsal eserlerimde sınırları zorlamama ve kendimi ifade etmeme olanak tanıyor. Üretim aşamasında, kilin yumuşak yapısı, sabrı öğrenme sürecinde bir rehber gibi davranıyor.
Sizin için başarılı bir yapıt üretmek kişisel tatminle mi yoksa sanat dünyasından takdir görmekle mi ilgilidir? Neden?
Başarılı bir yapıt, benim içsel dünyamı ve kişisel tatminimi yansıtarak hayat buluyor. Duygusal derinliklerim, eserin her detayında ve anlamında izleyiciyle buluşuyor, böylece kendi içsel yolculuğum, eserin bir parçası olarak ortaya çıkıyor. Bu kişisel tatmin, eserimi oluştururken duyduğum tutku, yaratıcılık ve anlam arayışının eşsiz bir birleşimi olarak ortaya çıkıyor ve izleyiciye de bu zengin içsel deneyimi paylaşma şansı sunuyor.
Comments