İsveç İstanbul Başkonsolosluğu İsveç Sarayı’nın 150. yıl kutlamalarına 22 Eylül Çarşamba akşamı ses ve ışık yerleştirmesi Red Dream (for Gunnar Ekelöf) başladı. İsveçli besteci ve görsel sanatlar üzerine yoğunlaşan çalışmaları ile öne çıkan sanatçı Carl Michael von Hausswolff ve Türkiye’nin ses, müzik, mimari ve görsel sanatlar alanlarında önde gelen isimlerinden Cevdet Erek izleyicilere benzersiz bir deneyim yaşatıyor
İsveç Konsolosluğu, İstanbul, Fotoğraf: Kayhan Kaygusuz, 2021
İsveç Sarayı’nın bulunduğu İstiklâl Caddesi üzerinden geçen herkesin deneyimleyebileceği Red Dream, 23 ve 24 Eylül tarihlerinde gün batımı saatlerinde şehrin her iki yakasından da görüldü. İstiklâl Caddesi’nden geçen herkes, Red Dream (for Gunnar Ekelöf) ses ve ışık yerleştirmesini deneyimleyebiliyor. Cevdet Erek ve Carl Michael von Hausswolff’ın canlı performansıysa Reddream.se adresinden takip edilebilir.
(Solda) Cevdet Erek, 2019, Fotoğraf: Mathias Voelzke
(Sağda) Carl Michael Von Hausswolff, Fotoğraf: ThomasNordanstad
150. yıldönümü kutlamaları kapsamında hayata geçirilecek olan etkinlikler, İsveç Enstitüsü editöryal komitesinde yer alan Frederick Whitling tarafından hazırlanacak sarayın tarihinin anlatıldığı kitap projesi; çeşitli sivil toplum kuruluşları ile iş birliğinde düzenlenecek projeler ve elektro-akustik müzik alanında iki ülke arasında konumlanacak sanatçı değişim programı ile devam edecek. Etkinliklerle ilgili güncel bilgi için İsveç İstanbul Başkonsolosluğu sosyal medya hesapları ve İnternet sitesi ziyaret edilebilir.
Red Dream, İsveç Konsolosluğu, İstanbul, Fotoğraf: Carl Michael von Hausswolff
Gunnar Ekelöf’a atfen Red Dream
1965 yılında Türkiye’yi ziyarete gelen İsveçli şair Gunnar Ekelöf, İstanbul’da geçirdiği 16 saatlik sürenin ardından şairin en özel ve bugün en çok bilinen eserlerinden biri olan Emgion Prensi Üzerine Divanı’nı (Dīwān över Fursten av Emgión) kaleme aldı. İsveç Sarayı bahçesinde büstü bulunan ve öldüğünde külleri Türkiye topraklarına savrulan şair, İstanbul’da bulunduğu süre içinde doğaüstü bir güç tarafından ele geçirildiğine ve bu eseri o gücün yazdığına inanıyor ve kendini eserin bir yorumlayıcısı olarak konumluyor.
İsveç Sarayı’nın 150. yıldönümü için özel olarak tasarladığı eserini İsveçli şair Gunnar Ekelöf’a atfeden Carl Michael von Hausswolff, Red Dream ile hayali bir atmosfer yaratmayı hedefledi. 20 yılı aşkın süredir kırmızı renk ile çalışmalarını devam ettiren, bu rengin aşkı, korkuyu, ilişkiyi, hayatı ve ölümü temsil ettiğine inanan von Hausswolff, İstanbullu sanatçı Cevdet Erek ile birlikte İsveç Sarayı’nın iç mekanlarını ve dış cephesini kaplayan ses ve ışık yerleştirmesinde buluştu.
İsveç İstanbul Başkonsolosluğu, Red Dream 2021, Fotoğraf: Sevdiye Kahraman
Osmanlı’dan Türkiye’ye 150 yıllık güçlü bir kardeşlik hikâyesi
17. yüzyılda, Demirbaş Karl ünvanı ile tanınan İsveç Kralı XII Karl’ın diplomatik bir görev ile İstanbul’a gelişi ile İsveç ile Osmanlı İmparatorluğu arasında ilişkiler başlar. (1709-1714) Başlayan bu ilişki 1735’te ticari ve diplomatik ilişkilere dönüşür, ve İsveç hükümetinin şu an bulunduğu Beyoğlu’nda yer alan saraya kalıcı olarak yerleşmesi ile devam eder. 1757 tarihinde İsveç hükümetinin yurt dışında satın aldığı en eski yerleşimlerinden biri olan İsveç sarayı Türkiye ve İsveç arasındaki ilişkilerin tarihsel gelişimine de bir ışık tutar. Türkiye’nin batılı en eski arkadaşı olarak da bilinen İsveç, Osmanlı döneminde, 1739 yılında imzaladığı İttifak Anlaşması ile de bu topraklardaki amaçlarının kardeşlik ve barış olduğunun altını çizer.
İsveç Konsolosluğu, İstanbul, Fotoğraf: Kayhan Kaygusuz, 2021
Osmanlı döneminden günümüze kadar devam eden bu iyi ilişkileri pekiştirmeyi ve geliştirmeyi hedefleyen İsveç İstanbul Başkonsolosluğu, Türkiye’de İsveç kültürünü ve değerlerini tanıtmayı kendine misyon olarak belirlemenin yanı sıra Türkiye pazarında yer alan İsveçli şirketlere de destek olmaktadır.
Türkiye’de ifade özgürlüğü, kanun üstünlüğü, cinsiyet eşitliği ve azınlık hakları gibi konularda aktif olarak çalışmalarına devam eden İsveç İstanbul Başkonsolosluğu, düzenlediği Red Dream sanat etkinliğiyle savunucusu olduğu bu değerlere dikkat çekmeyi hedefliyor.
İsveç İstanbul Başkonsolosluğu hakkında İsveç İstanbul Başkonsolosluğu, İsveç Devletinin Türkiye’deki resmi diplomatik misyonudur. İsveç İstanbul Başkonsolosluğu, İsveç Ankara Büyükelçiliği ile birlikte Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının ve Türkiye’de ikamet izni ile yaşayan üçüncü ülke vatandaşlarının vize işlemlerinde karar yetkisine sahip yegâne kurumlardır. İsveç İstanbul Başkonsolosluğu ayrıca Türkiye’de yaşamakta olan uzun süreli oturma izni sahibi İsveç nüfusuna kayıtlı vatandaşların evlenme, doğum, ölüm, nüfus kaydı, pasaport gibi vatandaşlık işlemlerinde yetkili tek başvuru mercidir. İsveç İstanbul Başkonsolosluğu, 150 yıldır, 1757 yılından bu yana bulunduğu tarihi binada, İsveç’in Türkiye’deki resmi diplomatik temsilciliği olarak Türkiye ve İsveç arasında sosyal, ekonomik, politik, kültürel, siyasi, tarihi ve diplomatik ilişkilerin uluslararası ilişkiler ekseninde geliştirilmesinde önemli çalışmalar yapmaktadır. İsveç İstanbul Başkonsolosluğu Türkiye ve İsveç’te yer alan kurumları ve bireyleri bir araya getirerek ortak bir anlayış oluşturmayı hedefler. İsveç İstanbul Başkonsolosluğu’nun Türk toplumu ile olan etkileşim üç ana hat üzerinden gerçekleştirilmektedir: -Kültür -Ticaret ve Yatırım -İnsan hakları, Demokrasi, Hukukun üstünlüğü ve Cinsiyet eşitliği alanlarında sivil topluma destek programları. Ayrıca Başkonsolosluk, İsveç vatandaşlarına konsolosluk hizmetleri ile vize ve göçmenlik hizmetleri sunmaktadır. Başkonsolosluk ayrıca bir İskandinav Polisi İrtibat Bürosu, İstanbul'daki İsveç Araştırma Enstitüsü ve Business Sweden'i temsil eden bir Ticaret Ataşeliğinden oluşmaktadır.
Kültür Başkonsolosluk, İsveç ve Türkiye'den katılımcıları ile kültürel alışverişe katkıda bulunan uzun vadeli projelere odaklanarak kültürel aktiviteler destekler ve teşvik eder. Başkonsolosluk edebiyat, çağdaş müzik, sürdürülebilir mimari, çocukların yaratıcılığı, görsel sanatlar, kadınların sosyal tarihi ve arşivlerin keşfi alanlarında projeler geliştirmektedir. Bu projelerin çoğu, diğer ortaklar ve kurumlarla işbirliği içinde ve özellikle ifade özgürlüğü, çoğulculuk, insan hakları ve sürdürülebilirlik konularına odaklanılarak geliştirilmektedir.
Türkiye’deki Sivil Toplum Kuruluşlarına her sene 1 milyon Euro bütçe desteği İsveç İstanbul Başkonsolosluğu, Türkiye’de yer alan sivil toplum kuruluşları ile 2001 senesinden itibaren cinsiyet eşitliği, kadına şiddet ve insan hakları gibi çeşitli konularda ortak projeler geliştiriyor. Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne entegrasyon süreci kapsamında sivil toplum kuruluşlarının geliştirdiği projelere İsveç hükümeti tarafından 1 Milyon Euro destek veriliyor. Sürdürülebilir bir toplum için demokrasinin önemine inanan İsveç İstanbul Başkonsolosluğu’nun yerleştiği İsveç Sarayı, tüm bu projelerin bir buluşma noktası ve paydaşları için bir tartışma platformu konumunda yer alıyor.
Türkiye 125 İsveç şirketine ev sahipliği yapıyor Osmanlı İmparatorluğu dönemine dayanan Türkiye - İsveç ticari ilişkileri bugün son hız devam etmektedir. 2021 yılının ilk döneminde İsveç’ten Türkiye’ye olan ihracat aynı kalmış olsada Türkiye’den İsveç’e olan ithalat hacmi geçmiş yıllar ile aynı dönemde değerlendirildiğinde %21 arttı. İsveçli şirketlerin Türkiye ekonomisine katkısı 11 Milyar TL olarak belirlendi (2018 verileri). Türkiye’de yer alan 125 İsveç’li şirket aynı zamanda Türkiye’yi farklı pazarlar için de bir üst olarak kullanıyor ve yarattıkları istihdam ile Türkiye ekonomisinin gelişimine katkıda bulunuyor. 2018 verilerine göre teşvik edilmiş, dolaylı ve direkt iş istihdam sayıları düşünüldüğünde İsveçli şirketlerde çalışanların sayısı 62.000.
Woodlife Sweden in Turkey Yapı endüstrisi ve mimarlik alanında çalışanları bir araya getirmek ve üretimde ahşap odağında sürdürülebilir malzeme kullanımını teşvik etmek için kurulan WOODLIFE Sweden Türkiye’de sektör liderlerine yeni bir diyalog alanı açmayı hedefliyor. İsveç ve Türkiye’de yapı endüstrisi ve mimarlık alanında çalışanları bir araya getiren WOODLIFE Sweden, bu alanda sürdürülebilir kaynakların önemine vurgu yaparken ahşap malzeme kullanımının en önemli kaynak olduğunun altını çiziyor. İsveç Enstitüsü tarafından gerçekleştirilen projenin Türkiye partnerleri arasında The Circle ve AnkaraAks yer alıyor. Türkiye’de gerçekleşecek paralel etkinliklerin ilki 16 Ekim- 30 Kasım tarihleri arasında Müze Gazhane’de bir sergi programı ile başlayacak ve ardından 28 Ekim-28 Kasım tarihleri arasında Ankara CerModern’de gerçekleşecek sergi ile devam edecek.
Comments