2021 yılı boyunca SALT Galata’da yer alacak Ardışık programı, Deniz Gül’ün Kazı ve Yüzey sergisiyle devam ediyor. Dilin araçsallaştırılması ve sözcüklerin katıksız anlamlar barındırması fikrine karşı önermeler geliştiren sergi, 27 Haziran’da sona eriyor
Deniz Gül’ün Klavuz (2016-2021) işinden, Sanatçının izniyle
Sözcüklerin çok yönlülüğü ve çeviri çalışmaları üzerine araştırmalar yapan sanatçı Deniz Gül, dil kavramına bir sanat biçimi olarak ilgi duyuyor. Pratiğinin temel unsurları olan metin, heykel ve yerleştirmeleri -bir his, fikir ya da rastlantının canlandırılması gibi- sesten yola çıkarak söz, nesne ve eylemleri dile getirmeye odaklanıyor. Ardışık programının ikinci sergisi Kazı ve Yüzey’deki işlerinde şimdiye dek başvurduğu görsel mecralardan uzaklaşan sanatçı, dilin yalnızca bir iletişim aracı şeklinde tanımlanmasına karşı, üretiminde sözcükleri kullanıyor. SALT Galata’nın üç katı ve çevrimiçi ortamda sunulan serginin ziyaretçilerini “Dil nasıl icra edilir? Ekonomik, ekolojik ve toplumsal kriz zamanlarında sözcüklerin süreçlere müdahilliği ve etkileri nasıl takip edilir?” sorularına duyduğu meraka ortak etmeye öncelik veren Gül, dille kurulan bildik ilişkilere yeni bakış açıları geliştirmeyi amaçlıyor.
Deniz Gül’ün Klavuz (2016-2021) işinden, Fotoğraf: Mustafa Hazneci, SALT
Sanatçıya göre dil, daima yeni baştan yapılanmakta olan bir kurgu, sınırları sürekli müzakere edilen bir coğrafyayı tanımlıyor. Yazma eylemini sözün değişip dönüştüğü, “kuralsız bir oyun alanı” olarak tarif eden Gül’ün Klavuz (2016-2021) işi, satır satır taradığı Türkçe yazım kılavuzunda çağrışımlara dayanan ve mutlak bir anlama ulaşma çabası olmayan yazılı müdahalelerden oluşurken, bu düzenlemeleri gösteren Klavuz sayfaları, giriş katındaki SALT Araştırma mekânında incelenebiliyor.
Tavlamalar (2021) işi ise bir sözcüğün diğerini çağırması, sanatçının deyişiyle “tavlaması” sonucu kurulan söz öbeklerinden meydana geliyor. Birinci kattaki ses kaydı, sesin sesi, sözün sözü çağırdığı bir şiiri andırıyor. Gül’ün çeşitli ülkelerde çektiği kısa videolardan kesitler içeren Kartpostal (2017-2020) çalışması ise, SALT Galata’daki bilgilendirme ekranlarının günlük akışına sızarken, gündeliklik ve sıradanlığı bir görsel alfabe fikri üzerinden düşünüyor. Bu hareketli görüntüler, ayrıca, alışılmış manzaralar ve diğer temsilî görüntülerle hatırlanan kartpostal estetiğinin dijital ortamda yeniden yorumlanmasına dair mütevazı bir denemeyi de tarifliyor
Deniz Gül’ün Kartpostal (2017-2020) video işinden bir kare, Fotoğraf: Mustafa Hazneci, SALT
Sanatçının Daire Düz (2021) işi, “Söylemek yapmaktır” önermesine dayanan “söz eylem kuramı” ile ilişkileniyor. Çizgi çekmek kadar basit ama temel bir hareketi esas alan performans, yazma, silme ve yeniden yazma eylemleriyle aralarındaki duraksamaları, bu kattaki sergi mekânında fiziki bir yapının sil baştan kurulmasıyla yansıtırken, serginin geneline hem gerçekte hem de mecazen hâkim olan “yapım aşamasında” hissi, bu iş özelinde, çoğu zaman göz ardı edilen iş gücüne dikkat çekiyor.
SALT’ın Çalışma Grupları kapsamında Ekim 2020’de, Gül’ün bir grup katılımcıyla yürüttüğü atölye ile başlatılan antoloji projesi Çeviri’nin çalışmaları da sergi paralelinde devam ediyor. Üç aşamalı proje, dile dair aciliyetleri ve süregelen tartışmaları irdelemeye; yabancı dillerdeki kavramlara Türkçe karşılıklar geliştirerek bunları ulaşılabilir kılmaya odaklanıyor. Postkolonyal teori, feminist ve kuir düşünüş, yeni materyalizm, teknoloji ve veri kullanımı gibi başlıklar altında derlenen Çeviri antolojisinde, Gül’ün projeye davet ettiği sanatçı, küratör, yazar ve akademisyenlerin katkısıyla çevirisi yapılan metinler, sanatçı konuşmaları ve sunum-performanslar yer alıyor. Müşterek bir düşünsel üretim sürecinin çıktısı olarak bir web sitesinde derlenen içerik, giriş katının yanı sıra uzaktan incelemeye açılıyor.
Çeviri kapsamında Türkçe alt yazı seçeneği eklenen 2017 tarihli Angela Davis ve Judith Butler söyleşisinden bir kesit
#Kelimeler ise, bir sözcük veya sözün önüne diyez işareti eklenmesiyle oluşturulan ve birbirini tanımasa da aynı meselelere duyarlı sosyal medya kullanıcıları arasında ortak bir dil yaratan etiketler (hashtags) ile ilişkileniyor. Deniz Gül’ün, “Günümüzde hangi kelimelerle düşünüyor, yazıyor, konuşuyor ve bir araya geliyoruz?; Bugünü hangi kavramlarla ifade ediyoruz?” soruları temelinde seçtiği 2753 kelimeyi hiyerarşik düzene sahip olmayan bir veritabanında incelemeye açıyor. Sistemde 75 binin üzerinde haber sitesi ve blog sayfasında taranan kelimeler, son yayınlanma tarihinden geçmişe doğru sıralanıyor. Kullanıcılar etikete tıkladığında, o kelimenin yer aldığı en yakın tarihli makaleye yönlendiriliyor. Üç dakikada bir güncellenerek yeniden düzenlenen bu kelime yığını, gündem ve bağlamın değişim hızına işaret ediyor.
#Kelimeler, web sitesinden bir ekran görüntüsü
SALT’tan Amira Akbıyıkoğlu ile Farah Aksoy tarafından hazırlanan ve sanatçılar Barış Doğrusöz, Deniz Gül, Volkan Aslan, Aykan Safoğlu ile Fatma Belkıs ve Onur Gökmen’in sergilerinden oluşan Ardışık programı yıl boyunca SALT Galata’da devam ediyor.
SAHA tarafından desteklenen Ardışık’ın, SALT Galata’nın ardından, L'Internationale üyesi kurumlardan Museo Nacional Centro de Arte Reina Sofía (Madrid), Muzeum Sztuki Nowoczesnej w Warszawie (Varşova) ve M HKA, The Museum of Contemporary Art’ın (Antwerp) 2021-2022 programları kapsamında sunulması planlanıyor.
Comentários